Bir kaç hafta evvel Rumeli Feneri ve Rumeli Kavağını gezerken en kısa zamanda karşı kıyıları gidip gönüllerini alalım demiştik. Bugün gönül alma zamanı idi. Poyrazköye gidip Karadenize ve Rumeli tarafına el salladık. Rüzgardan gözler kısık gemilerin Boğaza girişini çıkışını seyrettik. Dalgaların güzelliğine bir kere daha hayran kaldık.
Manzaradan doydukdan sonra Poyraz plajı tarafına indik. Balıklarımızı yedik ve bir heyecan Berk, Kuzen Serap ve ben plaja gittik. Berk kumu görünce elbetteki çıldırdı. Kum Berk için terapi. Kum ile oynamakdan çok zevk alıyor. Aklımda bir saate yakın kumda oynamak vardı. Fakat ben bile bunun delilik olacağına kanaat getirdim. Yarım saat sonunda ellerimi hissetmez olmuşdum, burnum düşecek gibiydi. Berki kumdan vazgeçirmek çok zor oldu. Aslında Berk çok inat eden bir çocuk değildir. Bu sefer yaklaşık 10 dakika kum için ağladı. Çok özür diliyorum oğlum, haklısın kumu çok özledin daha çok oynamak istiyordun fakat soğuk beynimizi donduracak gibiydi. Arabaya bindiğimizde derece 4 gösteriyordu. Bu havada yarım saat kumda eğlenmemiz bile büyük cesaret.

Annane-Berk-Kuzen Serap-Halam

Poyraz plajında Berk

Poyraz plajında Berk ve Ben

Berkcim kumun tadını özlemiş misin?

Bu plajda neden bizden başka bir Allahın kulu yok?