Cuma, Kasım 28, 2008

Masa Takımı ve Muhteşem Dörtlü

Berk den sonra Ikea ya gidip de çocuk bölümünü es geçtiğim çok az olmuştur. Mmmmm, bi düşüneyim hayır yanlış yazdım hiç olmamıştır.

Çocuk masalarını görüp görüp "Berkim büyüsede alsam bir tane" deyip deyip gittim geldim Ikea ya. Geçen hafta ilginç bir yerde uzun süreli sandelyede oturmak zorunda kaldı Berk. Bir de bakarım oooo Berk sandalye işini çoktan kavramış.

Kim tutar seni Evrim, ilk adresin IKEA, hedefin iç geçirdiğin MASA TAKIMI. Vaaay, masa takımı yazınca pek bir ağır oldu mevzu. Masa takımını aldım. Aldım almasınada.... Bekle ki sevgili gelsin Libyadan.

Dün akşam masa takımı, sevgili, Berk, alet takımı "mükemmel dörtlü" hazır ve nazır çatıda beni bekliyorlardı. (27 Kasım 2008)

Aralarında Geçen Diyalog:

Önce sevgili vidayı masa kenarındaki deliğe sokar ve çıkarır. Berk dikkatle izler.
Berk: Babaaaa, ıııhhhh ıhhhh ıhhhh
Sevgili: Babam, vidayı istiyorsun demek.Al bakalım ne yapacaksın göster.


Berk uğraşır, masa ayaklarının etrafında gezinir ve vida için ayrılmış boşluğa vidayı yerleştirir.
Berk: Babaaa, al aaalll alll.
Sevgili: Bravo oğluma, vidayı almayalım. Artık koyduğumuz yerde kalsın sıra geldi sıkmaya.


Sevgili vidayı başlar çevirmeye. Berk dikkatle izler.
Sevgili: Hadi bakalım çevirme sırası sende. Bak böyle çevireceksin.
Berk: Ihhhh ıhhhh ( ne demek istediğini anlayana aşkolsun)


Berk çok dikkatli bir şekilde (uzaya roket yolluyorum edası ile) anahtarı vidaya yerleştirmeye çalışır. Uğraşır ve sonunda başarır. Bir anda alkışlar tebrikler. Roket uzaya gitti.
Berk: içinden " bişey dememe gerek yok yaptığım ortada"
Sevgili: Aslan oğlum be, 3-5 sene sonra bütün evin tamiratı sana ait. (ama pek bi gururla)


Eeee bu kadar uğraş sonunda MASA TAKIMI ile bir poz vermezsek olmaz.