Şöyle bir düşünüce inanasım gelmiyor, Pastanbul’u keşfedeli 1,5 sene olmuş. Zaman ne çabuk geçiyor. Yapılanların güzelliğine, harcanan emeğe hayran kalmamak elde değil.
Defne’nin doğumunda hastane odasına her gelen misafirin ilgisini çekmişti Pastanbul’un kurabiyeleri. Göze hitap ettiği kadar mideye de hitap ediyor bu kurabiyeler. Berkimizin 2 yaş doğum günü için temamız aylar öncesinden belliydi, Berk’in Mickey aşkı sağ olsun. Doğum günü için Mickey kurabiyelerinde anlaşmıştık Didem ile. Talihsiz kazayı yaşamamız ile bütün planların suya düştüğü gibi Mickey kurabiyeleri de suya düşmüş, aile ararsında küçük bir kutlama yapmıştık.
Aylardan beri çok gitmeyi istediğim kurabiye kursuna, en sonunda geçen Cumartesi gidebildim. Didem çok tatlı bir insan. Her bildiğini hiç sakınmadan en ince detayına kadar öğrencileri ile paylaşıyor. Hiç bıkmadan, hiç sıkılmadan soruları cevaplıyor. 7 saatin nasıl geçtiğini anlamadım.
7 saat sonunda hepi topu elimde 9 kurabiye ile eve dönebildim. Hiçbir şey düşünmeden, sadece yapmaktan zevk aldığım işe kanalize olmayalı epey olmuş. Berkimin emin ellerde olduğunu bilmek, içimde ufacık bir endişenin olmayışıydı beni bu kadar rahat kılan.
Biz doğum gününde Mickey kurabiye yaptıramamış olabiliriz fakat Didem Cumartesi muhteşem bir Mickey kurabiye hazırlayarak Berk’i inanılmaz mutlu etti.
New York’a yerleştikten sonra kesinlikle kalıplar sipariş vereceğim ve insanlara doğum günlerinde ve ya herhangi bir özel günlerinde hediye almak yerine el emeği göz nuru kurabiyeler hazırlayacağım.
