Perşembe, Mayıs 27, 2010

Kabardı Gene "Babi" Sevgisi

Berk ve Ahmet
Ahmet ve Berk-20 Mayıs 2010 Fenerbahçe Parkı

Çocuklara sorulan en uyuz olduğum sorudur “En çok kimi seviyorsun?”. Çocuğu ne kadar zorda bırakan bir sorudur, annem dese babası bozulur babam dese annesi bozulur. Bizim yok öyle bozulma durumumuz, her şey apaçık ortada. Berk’e sorsalar annen mi baban mı, salise bile düşünmeden “Babacım” diyeceğini herkes biliyor. Kabullendim ben bu durumu. Öğrendim bununla yaşamasını.

Babanın haftada 3 gece-3 gün Ankara’da oluşuna alışıktık aslında da değişti bir şeyler bu hafta. Geçen hafta ameliyat sonrası 3 gün yapışık üçüz kıvamında gezinmemizden kaynaklı olsa gerek bu gel-gitler.

Parkta gülüp oynarken birden beraber oynayan baba-oğul görünce ağlayarak “babam yeyde?”, bişey almak için markette girdiğimiz an babasına benzeyen birini görünce ağlayarak “babam yeyde?”, banyo yaparken birden babası ile banyo yaparken oynadığı oyun aklına gelince ağlayarak “babam yeyde?” krizleri bu hafta sonsuz sayıda.

Telefon ile görüşmesinin iyi olacağını düşünüp aradık Babiyi fakat ağlamaktan konuşamadı. Pazartesi akşamından beri belki yüz bin kere sorduğu “babam yeyde?”yi elbet bu sabah gözünü açar açmaz tekrar sordu. Bu akşam alacağız geliyor baba Ankara’dan dediğimde “Anne akşam ne zaman olacak” cevabının özleminin derecesini gösteriyor.